Yüksek tansiyon hastalarının uzun vadede karşılaşabileceği en büyük sorunlardan birinin böbrek yetmezliği olabileceğine dikkat çeken Uzm. Dr. Sinan Erten, “Tansiyonu kontrol altında alınmayan her 10 kişiden biri ortalama 16 yıl içinde böbrekleri küçülmüş, üre değerleri yükselmiş olarak nefroloji polikliniğine başvurmaktadır. Düzenli böbrek fonksiyon testi yaptırılarak böbrek hasarı erkenden tespit edilebilir” diye konuştu.
/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Yüksek tansiyonun diğer organlarda olduğu gibi böbrek damarlarında da hasara neden olabileceğini belirten Nefroloji Uzmanı Dr. Sinan Erten, yüksek tansiyona karşı alınması gereken önlemleri açıkladı. Yüksek tansiyonun komplikasyonlarından birinin de kronik böbrek yetmezliği olduğunun altını çizen Uzm. Dr. Sinan Erten, yüksek tansiyon hastası kişilerin hekimlerinin önerdiği tedavi yöntemlerine sadık kalmaları gerektiğini belirtti.
/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Yüksek tansiyona bağlı böbrek yetmezliği durumunun ilk başlarda anlaşılmadığına dikkat çeken Uzm. Dr. Sinan Erten, “Yüksek tansiyona bağlı baş ağrısı gibi şikayeti yoksa kişinin böbrekteki hasarlanma ve böbrek yetmezliğine ilerleme süreci sessiz ve yavaş olur. İlk semptom gece uykuda idrar yapma ihtiyacının başlaması ya da idrarda yoğun köpük görülmesi şeklinde olabilir” diye konuştu.
Tansiyonu kontrol altında tutmanız önemli/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Tansiyonu kontrol altında olmayan her 10 kişiden birinin, ortalama 16 yıl içinde böbreklerinin küçülerek ve üre değerleri yükselerek nefroloji polikliniğine başvurduğunu belirten Uzm. Dr. Sinan Erten, sözlerine şöyle devam etti: “Yüksek tansiyon diğer organlarda olduğu gibi böbrek damarlarında da hasara yol açarak böbreğin kanlanmasında ilerleyici azalmaya neden olarak böbrek yetmezliğine yol açar. Yüksek tansiyona bağlı baş ağrısı gibi şikayeti yok ise kişinin böbrekteki hasarlanma ve böbrek yetmezliğine ilerleme süreci sessiz ve yavaş olur. İlk semptom gece uykuda idrar yapma ihtiyacının başlaması ya da idrarda yoğun köpük görülmesi şeklinde olabilir. Anne ve babasında yüksek tansiyonu olan kişilerde yüksek tansiyon olma ihtimali yüksek olduğundan bu kişiler yüksek tansiyon gelişmeden tuzsuz yemeleri, kilo almamaları yüksek tansiyonun ortaya çıkma ihtimalini azaltabilirler.”
Fazla kilo verilmeli/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Ayrıca böbrek hasarını önlemek adına tansiyonu kontrol altında tutmak için hastaların dikkat etmesi gereken diğer unsurları da açıklayan Uzm. Dr. Sinan Erten, “Fazla kiloları varsa vermeleri, tuzsuz diyetten ödün vermemeleri, böbreğe zarar veren ağrı kesiciler, damardan verilen ilaçlarla yapılan görüntüleme tetkiklerinden uzak durmaları halinde böbrek yetmezliğinin gelişme ihtimalini azaltmış olacaklardır” dedi.
Şikâyetleri olmadan doktora gelmiyorlar/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Yüksek tansiyonu olup da şikâyeti olmayan kişilerin herhangi bir sorun yaşamadan doktora gitmediğine vurgu yapan Uzm. Dr. Sinan Erten, “Bu durum hastalığın ilerlemesine neden olmaktadır. Bu kişiler her yıl böbrek fonksiyon testlerini düzenli kontrol ettirdikleri takdirde idrarda protein kaçağı ile kendini gösteren ilk böbrek hasar belirtisi erken yakalanıp tedavi edilebilir. Böylece kronik böbrek yetmezliğinin gelişmesini engellemek mümkün olabilmektedir. Kronik böbrek yetmezliği gelişen yüksek tansiyonlu hastalarda tedavi seçenekleri diğer nedenlerle böbrek yetmezliği gelişen durumlarla benzerdir. Böbrek yetmezliği ilerleyip son döneme geldiğinde; organ nakli, hemodiyaliz ve ev hemodiyalizi, periton diyalizi tedavilerinden hastaya uygun olanı seçilerek başlanır” açıklamasını yaptı.
Erken yakalanması önemli/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Düzenli kontrollerin hastanın sağlığı açısından önemli olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Sinan Erten, “Sessiz başlayan böbrek hasarı zamanla ilerleyerek telafisi olmayan yapısal değişikliklere yol açar. Bu süreçte müdahale edilmezse hastalık kronik böbrek yetmezliğiyle sonuçlanabilir ve hasta diyaliz ya da böbrek nakline ihtiyaç duyacak hale gelebilir. Erken dönemde tespit edildiğinde ise bu süreci durdurmak ya da yavaşlatmak mümkündür. Kontroller, basit kan ve idrar testleriyle yapılmakta, büyük hastalıkların önlenmesini sağlamaktadır” açıklamasını yaptı.
Tansiyonu ölçtürüp gerisine bakmıyorlar/
Facebook’da Paylaş
Twitter’da Paylaş
Whatsapp’da Paylaş
Yüksek tansiyonun böbrekler üzerinde oluşturduğu tahribatla ilgili toplumsal farkındalığın yetersiz olduğunu belirten Uzm. Dr. Sinan Erten, sözlerini şöyle tamamladı: “Ne yazık ki toplumumuzda hipertansiyonun böbrekler üzerinde oluşturduğu sessiz tahribatla ilgili farkındalık yetersiz. Tansiyonunu ölçtüren birçok kişi yalnızca o anki değere odaklanıyor, böbrek gibi hedef organ hasarı açısından tetkik yaptırmayı ihmal ediyor. Bu nedenle düzenli sağlık kontrolleri ve toplum eğitimi büyük önem taşıyor.”
Haber Kaynak : CNNTURK.COM
“Yayınlanan tüm haber ve diğer içerikler ile ilgili olarak yasal bildirimlerinizi bize iletişim sayfası üzerinden iletiniz. En kısa süre içerisinde bildirimlerinize geri dönüş sağlanılacaktır.”
Burun Tıkanıklığının Pek Bilinmeyen Nedenleri! Nefes Almayı Güçleştiriyor, Uyku Kalitesini Düşürüyor
Tüp bebekte başarı için uzmanından ipuçları
Günde 100 gramdan fazlası KALP VE DOLAŞIM SİSTEMİNİ VURUYOR! Ayıla Bayıla Yiyorsunuz Ama… Kalp ve Damar Hastalıklarının Bir Numaralı Nedeni! KALP DOSTU BESİNLER NELER?